Kategori arşivi: Çanakkale Şehitlikleri

Çanakkale Şehitlikleri, Anıtlar, Mezarlar, Şehitlikler, Şehitlerimiz

Mehmet Toprak Oldu

Mehmet Toprak Oldu

Yokluktu, yoksulluktu Anadolu
Bozkırın orta yerinde bir çocuk doğdu
Adı Mehmet oldu
O şehit oğluydu. Daha doğmadan yetim oldu.
Anası kaptı Mehmet’i koştu, tarlada ırgat oldu
Eski bir yorgana sardı Mehmet’i, toprağa koydu
Gün oldu meme emdi; karnı doydu, gözü doydu,
Gün oldu; aç kaldı susuz kaldı
Gün oldu; toprak onun yatağı oldu
Mehmet toprağın üstünde kırk günlük bebek oldu
Yağmur yıkadı yüzünü, ayaz kuruttu ellerini
Güneş kararttı tenini

Mehmet’in aklı erer oldu. Babasını sordu.
Dedi anası;Şehit oldu.Gövdesini toprak yaptı
vatana kattı
Senin baban toprak oldu. Mehmet’in aklı ermedi
Babası nasıl toprak olurdu ?

Gün geldi! Düşman Çanakakle’ye geldi
Toprak! Dedi.
Mehmet’in yaşı on yedi
Toprak benim babam dedi. Vermem dedi
 Mehmet, Mehmetçik oldu
Anası, O’nu son kez doyurdu
Koştu Çanakkale’ye, Mustafa Kemal’in askeri oldu
Gün oldu; karnı doydu, gözü doydu
Gün oldu; aç kaldı, susuz kaldı
Gün oldu; toprak onun yatağı oldu
Mehmet toprağın üstünde kırk günlük asker oldu
Yağmur yıkadı yüzünü, ayaz kuruttu ellerini
Güneş kararttı tenini

Mehmet’in aklı erdi
Hatırladı! Babasının gövdesini toprak yaptığını
Anladı! Babası nasıl toprak oldu
Mehmet, Mehmetçik oldu. Çelik oldu. Duvar oldu
Çanakkale geçilmez oldu
Ateş kustu düşman, mermi kustu, bomba kustu
Durdu Mehmet! Çöktü dizlerinin üstüne
Kan vardı göğsünün üstünde
Alnını toprağa koydu, toprak Kan oldu
Yattı toprağın üstünde kırk günlükken yattığı gibi
Tuttu toprağı, kırk günlükken tuttuğu gibi
Mehmet Şehit oldu. Mehmet Toprak oldu
Toprağa renk oldu, bitki oldu, yaprak oldu

Bayrağa kırmızı oldu
Gelin kızın halısına boya oldu, desen oldu
Koyuna, kuzuya çimen oldu, yün oldu, iplik oldu
Ustanın elinde çanak oldu, çömlek oldu
Aşığın dilinde türkü oldu
İki yüz elli bin Mehmet Şehit oldu
İki yüz elli bin Mehmet Toprak oldu
Toprak bize vatan oldu

Fikret Tunç – Mart 2004
Seramik Öğretmeni
Çanakkale

Anzak Koyu ve Tören Alanı

 

Anzak Koyu – Anzac Koyu

Gelibolu Yarımadası’nda yer alan bu küçük koy Çanakkale Savaşları ile adını dünyaya yaymıştır. Ancak durum biraz bilinenden farklıdır. Günümüzde iki ayrı koy Anzak Koyu olarak bilinmekte ve alınmaktadır.

Anzak Koyu; yabancıların da Landing Cove dedikleri, Anzac askerlerinin 25 Nisan 1915 günü çıkarma yaptıkları koydur. Bu koya çıkarma yaptıktan sonra Kanlı Sırt – Kırmızı Sırt istikametine taarruza geçmişlerdir. Denizi karşınıza aldığınızda sağ tarafında Arıburnu Mezarlığı (Arıburnu Cemetery), sol tarafında ise Beach Cemetery ve Hell Split bulunmaktadır.

Tören Alanı ise; 25 Nisan anma törenlerinin yapıldığı North Beach, günümüzde bu anma etkinlileri nedeniyle Anzak Koyu ismini almıştır ve o isimle anılmaya, bilinmeye başlamıştır. Arıburnu yarlarının hemen altında alan koy tören zamanında binlerce insanla dolup taşmaktadır.

Büyük Anafarta Köyü ve Şehitliği

 

BÜYÜK ANAFARTALAR KÖYÜ VE ŞEHİTLİĞİ

Biz bu köye Özay Amca’nın köyü diyoruz. Sebebi ise kendisinin yıllardır Çanakkale Şehitlikleri’ni gezmeye gelen ziyaretçilere, bıkmadan usanmadan hizmet vermesidir. İlerleyen yaşlarına rağmen eşi gözleme sacının başında yufka açıp gözleme yapar, Özay Amca da servis yapıp ayran dağıtır. Kazanabildikleri paralarla da Çanakkale Savaşları’na ait eserleri toplayarak küçük bir müze açtılar. Allah’tan kendilerine sağlık ve uzun ömürler dileriz.

Anafartalar Ovası iki köye ismini verir. Bunlardan ilki Küçük Anafartalar, ikincisi ise Büyük Anafartalar köyleridir. Büyük Anafartalar köyü Bigalı Köyü’nün 8 km ilerisinde ova içerisinde bulunur. Savaş zamanında tamamen boşaltılmış ve karargâh olarak kullanılmıştır. Aynı zamanda burada büyük bir cephe gerisi hastanesi bulunmaktaydı.

Hastaneye yetiştirilme esnasında ya da hastanede tedavi esnasında şehit olan askerlerimiz de buradaki köy mezarlığına defnedilirler. Köy mezarlığı gerçek bir Şehitlik’e dönüşür. Günümüzde de en sağlam Şehit mezarları burada bulunmaktadır. Ne yazık ki defin işlemleri yapılırken herhangi bir isimlendirme yapılmamıştır.

Savaş zamanında terkedilen köye sakinleri savaş sonu geri dönmüşler, ancak harabeye yakın bir görünüme bürünen köy onarılmış ve hata tekrardan adım atmış Onarılması nedeniyle de orijinal mimarisini maalesef kaybetmiş. Köyde sadece belirli kısımlarıyla Köy Camii orijinal mimarisini koruyabilmiş.

 

Bigalı Köyü Atatürk Evi

 

Bigalı Köyü Atatürk Evi

Savaş çanları son gücüyle çalmaktaydı. Düşman ilk saldırısını 3 Kasım 1914’te Seddülbahir’e yapmıştı ve boğazın girişinde donanma gücünü sürekli takviye etmekteydi. Her an büyük çaplı bir saldırı kaçınılmazdı. Çanakkale dayanmalıydı, direnmeliydi. Çanakkale düşerse başkent İstanbul düşerdi. Başkent düşerse koca cihan devleti Osmanlı düşerdi. Donanmanın saldırı yapması beklenirken, özellikle alman subaylar donanmanın yetersiz olacağını ve karadan bir müdahale olacağını öne sürmekteydi. Gerekli kara gücünü oluşturmaktan başka çare yoktu. Bunun için hazırlıklar başlatıldı. Yeni birlikler kurulmaya başlandı.

20 Ocak 1915′te, Tekirdağ Bölgesi’nde yeni kurulmakta olan 19. Tümen Komutanlığı’na tayin edildi. Atatürk, kısa sürede bu tümeni kurmuş, 25 Şubat 1915′te, savaşlara katılmak üzere Eceabat‘a gelmiş, burada ikmal yaptıktan sonra 18 Nisan 1915′te Bigalı Köyü’ne gelerek bir köy evini karargah yapmıştı.

Bir Hafta sonra savaş başlamış, Atatürk, Conkbayırı ve Arıburnu’nda üstün düşman kuvvetlerine karşı, taarruz ve savunma savaşları yaparak, kahramanlığı, cesareti ve kazandığı zaferlerle bütün dünyanın dikkatlerini üzerine toplamış, 1 Haziran 1915′te albaylığa yükseltilmişti.

8 Ağustos 1915′te Anafartalar Grubu Komutanlığı’na getirildikten hemen sonra Conkbayırı’nda düşmanı denize dökmüş, Çanakkale‘yi bir kere daha kurtarmıştı.Çanakkale Zaferi’nden sonra, bir kahraman olarak 10 Aralık 1915′te İstanbul’a döndü.

Müze

Son yıllarda yüzüncü yılında yaklaşmasıyla birlikte Çanakkale Şehitlikleri ayrı bir önem kazandı. Birçok ulusal firma sosyal sorumluluk projeleri kapsamında yatırımlar yaptı. Onlardan biriside Opet’in Tarihe Saygı projesidir. Bu proje kapsamında Bigalı Köyü restore edildi. Atatürk’ün karargah olarak kullandığı ev ise müzeye dönüştürüldü ve kişisel eşyaları sergiye sunuldu. Çanakkale Şehitlik Turu esnasında görülmesi gereken bir yerdir. Ancak yılın bazı dönemlerinde ulaşım sıkıntısı devam etmektedir.

Rumeli Mecidiye Tabyası

 

18 Mart 1915 deniz Muharebeleri sırasında Rumeli Mecidiye Tabyasında şehit olan Isparta’lı Ali Çavuş , İvrindi’li İsmailoğlu Mehmet, Mustafaoğlu Süleyman ve 13 Türk topçusu Tabya Şehitliği’nde yatmaktadır. Dikdörtgen şeklindeki mezarlık beton bir duvarla çevrilmiş ve kenarlarındansa dikilen selvi ağaçlarıyla tanımlanmıştır. Mezarlığın ortasında yer alan anıtın önyüzü batı duvarındaki girişte bakmaktadır. Seğit Onbaşı;18 Mart 1915 Çanakkale Muharebelerinde Mecidiye tabyasında 3 nolu topun başındaydır, Tabyada 25×35’lik uzun menzili toplarda mevcuttur. Seğit Onbaşı Topun Mekanizması bozulunca Top mermisini kaldırıp, Ocean gemisini dümen tertibatından yaralamıştır.